-
1 kellesini uçurmak
снести́ го́лову кому, обезгла́вить кого -
2 kellesini uçurmak
v. behead -
3 kellesini uçurmak
to behead, to cut off one's head -
4 uçurmak
vtbirinin kellesini \uçurmak jdn enthaupten4) (havaya \uçurmak) sprengenbir şeyi dinamitle havaya \uçurmak etw mit Dynamit in die Luft sprengen -
5 kelle
1) голова́2) голо́вкаbir kelle peynir — голо́вка сы́ра
bir kelle şeker — голо́вка [ко́лотого] са́хара
iki kelle lâhana — два кочана́ капу́сты
3) ко́лос (пшеницы и т. п.)••- kellesini koltuğuna almak
- kelle koltukta gezmek
- kelle koparmak
- kelle koşturmak
- kelle kulak yerinde
- kellesinden olmak
- kellesini uçurmak
- kelleyi vermek
- kellesini vurdurmak -
6 сносить
I несов.; сов. - снести́1) ( вниз) indirmek2) ( относить) sürükleyip götürmekкора́бль сноси́ло тече́нием на юг — akıntı gemiyi sürükleyip güney tarafına götürüyordu
3) almak, alıp götürmek; uçurmakдом снесло́ пото́ком — evi sel aldı / alıp götürdü
ве́тром снесло́ кры́шу — rüzgar damı uçurdu
сель снёс по́чву с поле́й — sel tarlaları süpürüp götürdü
4) uçurmak, budayıvermekснести́ кому-л. голову — birinin kellesini uçurmak, birinin boynunu vurmak
5) yıkmakста́рый дом снесли́ — eski ev yıktırıldı
6) перен. ( терпеть) katlanmak, tahammül etmek, sineye çekmek7) разг. ( сбивать с ног) düşürmek; alaşağı etmekII сов., разг.( износить) eskitmek -
7 decapitate
v. başını kesmek; işten çıkarmak* * *başını kes* * *[di'kæpiteit](to cut the head from (especially a person): He was decapitated in the accident.) başını kesmek, kellesini uçurmak -
8 behead
v. kafasını kesmek, kellesini uçurmak (Argo), boynunu vurmak* * *başını kes -
9 kelle
kelle s1) Haupt mbirinin \kellesini uçurmak jdn enthaupten2) şekerin bir \kellesi ein Zuckerhutbir \kelle peynir ein Laib Käse -
10 enthaupten
enthaupten* [ɛnt'haʊptən]vt kellesini uçurmak(-in) -
11 köpfen
См. также в других словарях:
kellesini uçurmak — (birinin) kafasını keserek koparmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafasını uçurmak — kellesini uçurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını uçurmak — kellesini uçurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kelle — is., Far. kelle 1) Koyun, kuzu ve keçinin pişirilmiş başı 2) Ekinlerde başak 3) Külçe biçimindeki şeker Şekerin kellesi yetmiş üç kuruştan satılıyor. A. İlhan 4) tkz. Baş, kafa Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kelle götürmek kelle koşturmak… … Çağatay Osmanlı Sözlük